Kütahyalı 65 yaşındaki fayans ustası sanatını yüzyıllık çarkta icra ediyor

Kütahyalı çini ustası Mustafa Dumanlar, babasından öğrendiği çark ve çini sanatını nakıs asrı aşkındır bitmeme ettiriyor.

Tarihi evleriyle ünlü Germiyan Sokağı’nda Kütahya Dumlupınar Üniversitesinin tahsis ettiği konakta eserler veren 65 yaşındaki Dumanlar’ın çini sanatının tüm aşamalarında ustalığı bulunuyor.

Mustafa Dumanlar, AA muhabirine, 1967 yılında kentin sakat çark ustalarından olan babası Abdullah Dumanlar’dan çark sanatını öğrenerek çiniciliğe başladığını söyledi.

Evlerinin altındaki atölyede çark ve fayans sanatının gayrı aşamalarını öğrendiğini belirten Dumanlar, “50 yılı aşkındır bu mesleği yapıyorum. Tığ eskiden çamuru kendimiz yapardık, şimdi fabrikasyon amade alınıyor. Evimizdeki atölyede önce çarkı, henüz sonraları çiniye desen çizimi, boyanması ve sırlanmasını öğrendim.” dedi.

Dumanlar, çini sanatının parçalanmamış aşamalarında ustalığı bulunanların biraz olduğunu tabir etti.

Babasından kalma yüzyıllık çarkta çini çamurunu şekillendirdiğini dile getiren Dumanlar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu çarkı babama, beraber çalıştığı testici merhum çolak Sait Dirayetli 1967 yılında hediye etmiş. Sait Ateş Parçası, ‘Ego bu çarktan 50 yıl atlatmak yedim’ demiş. Yani bu çark arz beş altı 100 almanak. Ego bu çarkta çini çamurunu şekillendiriyorum. Bu çarkın özelliği ayaklarla çalışmasıdır. Bu çarkı kullanırken bütün vücudun çalışıyor. Antrparantez taharri tamamen bende oluyor.”

“Münteha ayrımsız çini olgunlaşan ayrımsız insanı anlatıyor”

Mustafa Dumanlar, alışılmış Kütahya çinisi formunda eserler ürettiği bilgisini verdi.

“18 ve 19’uncu yüzyıllardaki çini eserleri yaşıt alıyorum. Yani eskiye merakım var. Bundan dolayı dahi o çizgiyi bitmeme ettirerek eskiyi keyiflendirmek istiyorum.” diyen Dumanlar, çininin tekmil aşamalarını kendisinin yaptığını anlattı.

Mesleğe başladığında ustaların çoğunun alışılmış Kütahya çinisi yaptığını aktaran Dumanlar, “1980’li ve 1990’lı yıllarda değişmeye başladı. Eski çiniler unutulup gitti. Deminden müzayedelerde görülüyor. Araştırma yapıp o dönemin formunu, desenini, herhangi bir şeyini yapmaya çalışıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Çok sayıda şakirt yetiştirdiğini kaydeden Dumanlar, mesleği oğlu Furkan ile yeğeni Mustafa’ya üstelik öğrettiğini belirtti.

Çini eserlerin adam yaşamına benzediğine işaret eden Dumanlar, “Tığ topraktan yaratıldık. Çini birlikte topraktan elde edilen çamurla yapılıyor. Benzeri kayırıcı misali çarkta şekillendiriyoruz. Şekillendirdikten sonra onu fırınlıyoruz. Sonra üzerine ayrımsız elbise giydiriyorum. Yani desenleyip boyanıyor. Daha sonradan sırlanıp fırınlanıyor. Tükenik benzeri fayans olgunlaşan tıpkısı insanı anlatıyor.” diye niteleyerek konuştu.

Share: