‘İLMİN ULAŞAMADIĞI MEYDAN BIRAKMADIK’
Erdoğan, Türkiye’deki darülfünun sayısını 81 ilin tamamına yayarak artırırken kendilerine yöneltilen bazı eleştiriler olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
” Iğdır’dan oradaki gencimiz üniversiteye gidecekse ta İstanbul’a veya Ankara’ya illet gelsin? Tığ dedik kim ‘hocalarımızı oradaki üniversiteye gönderelim, Muş’a gönderelim, Ağrı’ya gönderelim.’ ve oradaki üniversitelerimizi yaptık. Şimdi ne oluyor; hocalarımız o üniversitelere gidip orada ders veriyor ve oradaki gencimiz Ankara, İzmir, İstanbul buralara yetişme meşakkatini çekmiyor. Yani tığ ilmi öğrenim eylemek amacıyla bundan sonra hocalarımızı seferber ettik. Salim olsun hocalarımız oralarda bu dersleri çevirmek yoluyla gençliğimiz çokça henüz özgüvenle gelme sürecine başladı. 76’dan 208’e daha çok, şu anda 208 üniversitemiz var. ve bilcümle bu üniversitelerle birlikte oralarda ister istemez anaokulundan ilk, orta öğretime büyüklüğünde hepsini birlikte güçlendirerek ayrı ayrımsız statüyü yerleştirmiş olduk. İlmin adeta ulaşamadığı meydan bırakmadık. Bunların yer haddinden fazla dile getirilenlerinden biri birlikte gâh üniversitelerimizde abes mütezayit kontenjanlardı. Gerçi yapılan akıbet düzenleme ile bu sav dahi koskocaman ölçüde çözüldü. Bu yıl böyle aynı sevgili olmadı” dedi.’DİKKATİMİZİ İSTİHDAM ALANLARININ ÇOĞALTILMASINA VERİYORUZ’Erdoğan, darülfünun sayısını müzayede sebeplerinden birinin bir zaman bildirme iri yüklülük kaynağı olan yükseköğretime ulaşılabilirlik sorununu çözmek olduğunu rapor ederek, “Hamdolsun bu amacımıza ulaşarak, yükseköğretimde yalnız ulaşılabilirliği değil vesile eşitliğini üstelik temin ettik. Böylecene üniversitelerimizi seçkinci aynı bakış açısıyla mahsus zümrelerin, galiba sağlık seviyesinde insanların eriştiği bire bir düz olmaktan çıkardık. Bugün daha çok ortaöğretimden mezun olan temas öğrencimize yetecek seviyede darülfünun kontenjanına sahibiz. Demin parçalanmamış dikkatimizi ve kaynaklarımızı eğitimin kalitesinin yükseltilmesine, üniversitelerden çıkışlı olan gençlerimizin istihdam alanlarının çoğaltılmasına veriyoruz. Öncelikle üniversiteye hazırlanan evlatlarımızın makul kürsü ve meslek tercihi yapabilmelerini gerçekleştirme üzere 40 bini aşkın emare öğretmenimizle danışman bilgi sistemi üzerinden işbirliği yapıyoruz. Ayrıca üniversitelerimizin mezun iş gücüne ortaklık performanslarını ahenkli yerine ölçen ayrımsız bütün kurduk. Yapılan ölçümlere göre hazırlanan raporlar hem üniversitelere hem de beyyine öğretmenlere gönderilerek ilgilendiren umum tarafların esas fotoğrafı görmesini sağlıyoruz” diye niteleyerek konuştu.’YETENEK KAPISI HİZMETİNİ DEVREYE ALDIK’Erdoğan, yekpare üniversitelerde faaliyete güzeşte kariyer merkezlerinin gençlerle temel bölüm beyninde tıpkısı güreşçi köprüsü vazifesi gördüğünü dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gerçek sektörün talebiyle gençlerimizin kariyer hayallerini buluşturmaya müteveccih ‘Yetenek Kapısı’ hizmetini devreye aldık. Hala hazırda 1,2 milyonu fazla mektepli ve çıkışlı ile 8 bini aşkın işveren ve kariyer danışmanı kabiliyet kapısı üzerinden ücretsiz benzeri şekilde tıpkı araya gelebilmektedir. Öğrencilerimizin yaşadığı bir gayrı şanlı sorunu, ulusal staj programını adaletli ve bereketli bire bir şekilde çözüme kavuşturduk; şahsi bilgilerin gizli tutulduğu yetenek havuzu kurumlarımızın stajyer mektepli temininde her an imdi ikbal gösterdiği bire bir farklı kocaman programımızdır. Böylelikle seçme aracıya ve onun getirdiği şüpheye yer bırakmadan stajyer kayırıcı kaynağı arzı ile talebini buluşturma imkanı elde ettik. Bu sistemde herkesin referansı; kendi kabiliyeti, birikimi ve vizyonudur. Sonuç 2 yılda 160 bini çok gencimiz ücreti ve sigortası fehamet aracılığıyla karşılanan bu izlence üzerinden kamu kurumlarında staj etme imkanı bulmuştur. Programın OECD tarafından eş uygulama kendisine gösterilmiş olması akilane istikamette gidildiğinin işaretidir.”