Van’bile Yüzüncü Sene Üniversitesi’nin sülale sahipliğinde düzenlenen “6. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi” başladı.
Cengiz Andiç Kültür Merkezi’nde yapılan kongreye video akıl gönderen Ilmek İşleri Başkanı Ulu Erbaş, teknolojinin ve ilmî bilginin adeta kutsandığı bu çağda insanların mazmun ve değerler ekseninde tıpkı kaynak krizi yaşadığına şahit olduklarını belirtti.
İnsanın manevi yönünün ihmal, çevrenin kişi vasfının ayn ardı edildiği söz konusu avlu tasavvurunun, insanlığı dip bunalımlara sürüklediğini, toplumları balaban krizlere maruz bırakabildiğini aktaran Erbaş, bugün tam dünyada yaşanan politik, iktisadi, sosyal, ahlaki ve hukuki sorunların art planında “ego” merkeziyetçi ve üstenci tıpkı yaklaşımla maltalık ve cemiyet mühendisliğine kalkışan Garp kökenli adam ve hilal tasavvurunun meydan aldığını söylemenin yanlış olmayacağını vurguladı.
Canlılığını esirgeyici ve tartışılmaya devam eden konulardan birinin da varoluşun kökeni meselesi olduğunu anlatım eden Erbaş, şunları kaydetti:
“Yaratılışı kabul etmeyen yaklaşımlar, insanı ve evreni açıklama etme noktasında yaşadıkları acziyeti aşabilmek üzere daima yeni teoriler, varsayımlar geliştirmeye hız etmektedirler. Yapılan düzensiz tartışmalar ve gelişi iyicene yorumlar, hayatı kuşatan iletişim ve etkileşim kanalları ile zihinlere rüzgâr altı edilmekte, bu durum insanların kült, topluluk ve hayata dair beledi takanak ve duyarlılıkları üzerinde ciddi aşınmalara etmen olmaktadır. Böyle tıpkı vasatta var oluşun akıllıca tıpkısı düzlemde izahı ve bu izahın hayata kattığı değerler manzumesinin ruhlu şekilde ve beliğ düzeyde insanlığa öneri edilmesi, Mütedeyyin alimler amacıyla imani ve ahlaki tıpkı kalın haline gelmektedir. Bu hususta yapılması müstelzim rüçhan gelişim, yapılan tartışmaların zeminini, iddiaların argümanlarını, çağın psikolojik teknolojik ve sosyo-siyasi dinamiklerini akıllıcasına okumaktır. Hakikati gölgeleyen us, akıntı ve ideolojilerin olasılı etkilerini dolgunca analiz ederek, İslam’ın varlığa, insana, hayata dair ortaya koyduğu öge ve değerler ekseninde benzeri yaklaşımı berkitme etmektir.”
“Kongrelerin hayati derecede şanlı olduğuna inanıyorum”
Allah’ın Hz. Muhammed’e indirilme ettiği evvel ayette kendisini “Yaradan” sıfatıyla tanıttığını belirten Erbaş, “İlk vahiydeki söz konusu esas konusunda kurulmuş olan İslam düşüncesine bakarak kainattaki gelişigüzel husus, bir tane ve yüksek kuvvet sahibi ayrımsız üretken tarafından vücuda getirilmiştir. O birlikte sınırsız ilmi ve iradesiyle, evreni ve içindekileri bir çap ve düzen süresince çabucacık var eden, her an bire bir yaratma halinde olan, kendisinden bambaşka tek doğurucu olmadığını mütenevvi nazir ve delillerle bildirme fail ‘vacibu’l-vücud’ cesim Allah’tır.” diye konuştu.
Son asırlarda ideolojilerin şekillendirdiği gündeş paradigmaların, mevcudiyet, maksat ve değerler alanında insanın zekâ dünyasını alt dip yazar büyük ayrımsız başlangıç karışıklığına etmen olduğuna dikkati çeken Erbaş, şöyle bitmeme etti:
“Akseptans edelim kim zaman dünyanın akademik merkezleri dahi varoluş bağlamında epistemolojik krizlerini aşamamıştır. Ayrımsız şekilde bilgi ve ahlak arasındaki alışveriş zaman nazari ve ameliye boyutuyla trajedi ve paradokslarla doludur. Teknolojinin hayatı kuşattığı ve bilgiye ulaşmanın iyicene kolaylaştığı çağımızda, söz konusu krizler ve çelişkiler, alelhusus gençlerin beyin ve heves dünyasını fesih edebilmektedir. Dolayısıyla planlı bu kongrelerin hayati derecede mehabetli olduğuna inanıyorum. Buradan, insanlığın ve bilhassa gençliğin istifham ve sorunlarına kösemenlik edecek sunumlar, kök arayışını sabotaj fail yaklaşımlar karşısında gençliğe izan kazandıracak sonuçlar çıkacağına inanıyorum.”
“Maddeci hikmet, sanatı görür sanatkarı kör”
Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli ise bilimsel benzeri kongreye familya sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirtti.
Van’ın ayrıntı ve zeki şehri olduğunu vurgulayan Şevli, “Van ve çevresinde iri alimler ve müderrisler büyümüş, ince yıllar bölgeye bakım etmişler. Moğolların Bağdat’ı istila etmesinden sonraları Arvas köyüne gelen Seyyid Teşrinisani Bağdadi Hazretleri, Bahçesaray’birlikte Feqiye Teyran, Doğubayazıt’ta Ahmed-i Hani, ilimizde Bediüzzaman Hazretleri ince yıllar bölgemize hizmet etmiştir. Bilime, ilime bakım eden hep alimlerimizi rahmetle garip ediyorum.” şeklinde konuştu.
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kazım Tevazulu bile bilgi dünyasının sunu nazik hatasının özdekçi felsefenin tahakkümü altına girmesi olduğunu dile getirdi.
Bilimin materyalist felsefeye cihaz edildiğini anlatan Tevazulu, “Materyalist felsefe, sanatı görür sanatkarı gözsüz, eseri görür ustayı görme engelli, fiili görür faili görmez. İnsanlığın bu noktada yer garipsenecek açık bu felsefeye inanmasıdır. Kişi kasıtsız benzeri hamle atmazken, etrafındaki sayımsız fiillerin sahibini görememek basit benzeri dalga halidir. Bu kongreler insanlığın içine düştüğü bu garipliği gidermek amacıyla vardır. Bu kongrelerin altıncısını Van’da yapmaktan son paye memnunuz. Bu kongreleri seçkin sene yapacağız. Günümüz insanlığı bakıyor görmüyor, patırtılı var işitmiyor. Hakikati göremiyor bilemiyor. Ömrümüz yettikçe anlatacağız.”
İstanbul İlim ve Kültür Vakfı Başkanı Said Yüce, kongrenin çok şanlı olduğunu ve bu programları önemsediklerini vurguladı.
Kongre Başkanı Van YYÜ Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fevzi Özgökçe, kongrenin düzenlenmesine bindi verenlere teşekkür etti.
Bilim insanlarının sunumlar yapacağı kongre, 23 Ekim’birlikte sona erecek.
Kongreye, Kesim Adliye Mahkemesi Başkanı Emirşah Baştoğ, Van YYÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şenay Baydaş, Prof. Dr. Uğur Kayri ve Prof. Dr. Sedat Yayla, çalım amirleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
