Ağrı’üstelik günün büyük bölümünü geçirdikleri evlerinden çıkıp yüzme sporuna başlayan bedenî engelliler, milli suret hayaliyle egzersiz yapıyor.
İbrahim Çeçen Üniversitesi bünyesinde 4 sene ilk kurulan, başkanlığını ve antrenörlüğünü Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Baykal Karataş’ın yaptığı Keyif Kültür ve Spor Kulübü yardımıyla elan geçmiş evlerinde ilk kânun geçiren 11 bedenî mânialı, yüzme sporuna kazandırıldı.
Bu süreçte yüzmeyi öğrenip sıkıntılı zarfında düzenlenen ulusal organizasyonlara katılan özürlü yüzücüler, birçok şampiyonadan dereceyle döndü.
Müsabakalar zımnında elan ilk on paralık görmedikleri şehirleri bile seyran fırsatı bulan özürlü yüzücüler, sporla hem sosyalleşti hem özgüven ve güç elde etti.
Milli sporcu olmayı hedefleyen yüzücüler, üniversitenin yarı olimpik ilişkin yüzme havuzunda 5-7 Aralık’ta Konya’bile düzenlenecek Mülk Yüzme Şampiyonası’nda muvaffakiyetli koyulmak için pahal antrenman yapıyor.
Hedef Avrupa kotası
Keyif Hars ve Spor Kulübü Başkanı Akademisyen Doç. Dr. Karataş, AA muhabirine, bugüne kadar çokça sayıda müsabakaya katıldıklarını ve başarılar elde ettiklerini dile getidi.
Sporcularının fiziki anlamda güçlendiğini ve sosyalleştiğini tabir fail Karataş, şöyle konuştu:
“Elan ilk görmedikleri şehirlere gittikleri üzere kültürel zekaları birlikte arttı. Bu sporcular daha ilkin evlerinde monitör karşısında oturan, sokağa zar print çıkabilen, arkadaşlarıyla iletişim kurmada sorun canlı çocuklardı. İçlerinde yüzmede normal bireylere çıban tutak sporcularımız birlikte var. Bu arkadaşlarımızla hedefimiz öncelikle Avrupa kotalarını yakalayabilmek. Milli bando düzeyinde yarışlara katıldıktan sonradan de kamplara katılıp orada ülkemizi genişlik gani yerlerde görevlendirmek istiyoruz.”
“Ülkemizi bol yerlerde izhar etmek istiyoruz”
Karataş, ayrımlı illerde katıldıkları müsabakalarda birincilik ve ikincilikler kazandıklarını, madalyaların sporcuları motive ettiğini söyledi.
Tüm engellileri havuza çağırma ettiklerini tamlayan Karataş, “Biz ayrımsız takımız, bu yüzden gelecekte inanıyorum ki Paralimpik Oyunları’nda içimizden birileri banko bizi külah edecektir. ‘Yarının Engellisi’ sloganıyla çıktığımız bu yolda Ağrı’daki umum mânialı arkadaşlarımızı havuza bekliyoruz. Doğrusu halihazırda hafta sonları Down sendromlu, otizmli ve gayrı bayağı sporcularımız var. Onlarla devam ediyoruz. Bize katılın güçlenelim. Şehrimizi oyun edelim. Ülkemizi bereketli yerlerde oyun edelim.” ifadelerini kullandı.
Sporculardan Taha Burak Duzlu ise serebral palsi hastası olduğunu, bir zamanlar çok çetin hikmet otama gördüğünü, yüzmenin kendisine çok gür geldiğini dile getirdi.
Katıldığı yarışlarda Türkiye ikinciliği, üçüncülüğü ve dördüncülüğünün bulunduğunu anlatan Taha Burak, “Ego yüzmeden ilk topuğumu yere basamıyordum. Şimdi basabiliyorum. Eskiden elimi ayrımsız şeye götüremiyordum, demin götürebiliyorum.” diye niteleyerek konuştu.
Doğukan Bayat birlikte yüzmeyle hayatlarının değiştiğini ve bu branşta çalıştırıcı olabileceğini vurgulayarak, “Önceden dışarıya çıkmıyordum, evde oturuyordum. Yüzme yardımıyla sosyalleştim ve haddinden fazla sayıda yâren edindim.” değerlendirmesinde bulundu.
